Geçtiğimiz günlerde, bir inşaat şantiyesinde yaşanan feci bir olay, sektörün karanlık yüzünü bir kez daha gözler önüne serdi. İzmir’in merkezi bir yerinde devam eden inşaat çalışmaları sırasında, yaşanan bir iş kazasında bir işçi hayatını kaybetti. Olay, sadece zarar gören kişinin ailesini değil, tüm işçi camiasını derinden sarstı. İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve kontrol eksiklikleri, bu trajik olayın arka plandaki sebeplerinden biri olarak öne çıkıyor.
Olayın detaylarına göre, inşaat halindeki bir binanın 5. katında meydana gelen kaza, işçi M.S.’nin, çalıştığı alanda dengesini kaybederek aşağıya düşmesi ile gerçekleşti. Çalışma sırasında gerekli güvenlik önlemlerinin alınmadığı, emniyet ağlarının eksik olduğu bildirildi. Olay anında inşaatta çalışan diğer işçiler, M.S.’nin düşüşü sırasında adeta dehşete kapıldıklarını belirttiler. İşçiler, “Bir anda her şey oldu. M.S. düşerken ‘Yardım edin!’ diye bağırdı. Ancak yetişemedik,” diye ifade ettiler. Olayın ardından hemen 112 Acil Servis ekiplerine haber verildi fakat maalesef M.S. hastaneye kaldırılmadan hayatını kaybetti.
Bu acı olay, inşaat sektöründeki iş güvenliği adı altında alınan tedbirlerin ne derece yetersiz olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Türkiye’de inşaat sektörü, iş kazaları bakımından her yıl birçok kayba uğramaktadır. İş güvenliği uzmanları ve sendikalar, bu olayın ardından daha fazla tedbir alınması gerektiğinin altını çiziyor. “Her yıl yüzlerce işçi benzer kazalarla hayatını kaybediyor. Bunun önüne geçmek için sadece yasal düzenlemelerin değil, sektördeki tüm paydaşların özellikle işverenlerin, iş güvenliğini öncelik haline getirmesi şart,” diye belirtiyor uzmanlar.
Bu tür kazaların önlenmesi adına özellikle işverenlerin, inşaat alanlarında güvenlik ekipmanlarının doğru ve düzenli bir şekilde kullanılması konusunda daha dikkatli olmaları gerekiyor. Düşme, yaralanma gibi risklerin minimize edilmesi için işçilerin düzenli olarak eğitim alması ve her inşaat alanında güvenlik standartlarına uyulması gerektiği vurgulanıyor. Ayrıca, denetimlerin daha sık ve etkili yapılması, yasal yaptırımların uygulanmaması gerektiğinin altı çizildi. M.S.’nin ailesine taziyelerimizi iletiyor, benzer olayların yaşanmaması adına tüm tarafların üzerine düşen görevi yerine getirmesini talep ediyoruz. İş kazaları, sadece birer sayıda değil; ardında acılar, yetim kalan çocuklar ve derin yaralar bırakıyor. Bu olayın unutulmaması ve önlemlerin alınması için herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerekir.